Günümüz iş piyasası, teknik mesleki bilginin yanında farklı yetkinliklere sahip, nitelikli elemanlara gereksinim duymaktadır. Bu kapsamda takım çalışması, proje geliştirme, yeniliklere uyum gösterme, liderlik, iletişim gibi beceriler ve işteki rotasyonlara uyum gösterecek çapraz yetkinliklere sahip elemanlar aranmaktadır. Bu doğrultuda endüstrinin ihtiyacını karşılamaya yönelik mevcut eğitim ve öğretim sistemlerinin iyileştirilmesi için yenilikçi öğrenme yaklaşımlarının tasarlanmasına ve uygulanmasına büyük bir ihtiyaç olduğu açıktır.
Mesleki Eğitimi Geliştirme Projesi (MEGEP) ile büyük bir yenilenmeye giren meslek eğitiminde, sadece program değişikliği yeterli olmamaktadır. Öğretmenlerin gelişen çağın getirdiği yeniliklere uyum sağlamaları da gerekmektedir. Bu yetenekleri kazandıracak dersler ve etkinlikler, eğitim programlarına ve ders müfredatlarına dahil edilmekteler. Ancak bu beceriler okullardaki geleneksel ders anlatmaya dayalı öğretim yaklaşımıyla, işin tabiatı gereği ya çok zor gelişebiliyor yada hiç gelişemiyor. Buna karşın geleneksel eğitimin aksine deneysel öğrenme ve uygulama yaptırma sayesinde konu ve kavramların derin anlamlarını daha iyi anlayıp, uygulayabilme yetenekleri kazandırabiliyor. Örneğin, bazı öğretmenler daha etkileşimli, katılımcı, yansıtıcı, keşfedici ve tümevarım yaklaşımına dayalı öğrenme ortamı oluşturmak için oyunlar tasarlamaktadırlar. Gerçekleştirilen bu türden oyunlarla, öğrenciler kendi deneyimlerine dayanarak konuları daha iyi öğrenebilmekteler. İşte, bu deneysel öğrenme yaklaşımını yaygınlaştırmaya dönük, yaşadığımız yüzyılın geçerli bir üretim yönetim paradigması olan yalın üretim prensip ve tekniklerini uygulamalı olarak deneysel ve oyuna dayalı öğrenme yaklaşımlarıyla etkili bir şekilde ülkemizdeki mesleki alan dersleri öğretmenlerine öğretilmesi amaçlanmaktadır.
Bu projenin odak noktası olan, yalın üretim prensip ve tekniklerinin simülasyon oyunları ile öğretilmesinin temelinde de, yalın üretimin bir yaklaşım olarak, problem çözme kültüründen geliyor olması yatar. Bu nedenle, problem temelli öğrenme yönteminin, yalın üretimi öğretmek için ideal bir öğretim yaklaşımdır. Problem temelli öğrenme disiplinler arası entegrasyonu temel alan öğrenci merkezli ve interaktif bir öğrenme yöntemi olduğu için, eğitim kurumlarında problem temelli öğrenme yöntemleri geliştirilmesi gerekmektedir. Bunların başında, problem tabanlı oyunlar olarak da bilinen işletme simülasyon oyunları gelmektedir. Bu oyunlar, üretime dönük mühendislik eğitiminde yeni öğretim yaklaşımları olarak kabul görmekteler. Simülasyon oyunları hem öğretme hem de öğrenme amacıyla öğrencileri karar verme, kendilerini yansıtma ve değerlendirme yapabilme konusunda teşvik edip harekete geçirmektedir.
Toyota Üretim Sistemi içerisinde gelişen ve dünyaya yayılan yalın üretim düşüncesi, Toyota dışında pek çok kuruluş yöneticisi tarafından uluslararası çapta rekabette, kilit bir üretim yönetim felsefesi olarak kabul görmektedir. Yalın üretimin başarıyla uygulanması için ise yalın araçların, yöntemlerin ve prensiplerin doğru bir şekilde öğretilmesi gerektirir. Bu projeyle, Mesleki alan öğretmenlerine yalın üretimi öğretmek amacıyla Deneysel öğrenme metotlarını kapsayan işletme simülasyon oyunlarından yararlanılacaktır. Bu çerçevede hedef kitleye yalın üretim prensip ve teknikleri simülasyon oyunlarıyla etkin bir şekilde öğretilebilecektir.
Teknik ve meslek okulların var olma nedenlerinden biride uygulama yaparak konuları öğrenip endüstrinin ara eleman gereksiniminin karşılanmasıdır. Mesleki ve teknik eğitimdeki bir birey, teorik olarak üzerinde çalıştığı konuyu, uygulamalı olarak atölye ortamında önce öğretmeninden izleyip, daha sonra kendisi gerçekleştirmektedir. Böylelikle, birey üzerinde çalışılan konuyu daha iyi öğrenmekte ve ilerideki iş hayatı için gerekli deneyimi kazanmaktadır. Genel klişe bir söylemle insanlar; okuduklarından ’u, işittiklerinden %20’si, gördüklerinin %30’u, hem görüp hem işittiklerinin %50’sini, söylediklerinin %70’ini, yapıp söylediklerinin %90’ını hatırlamaktadırlar.
Bu eğitim etkinliği ayrıca, iş süreçlerinin sürekli mükemmelleştirilerek öğrenmenin sürdürülebilirliğini ve etkinliğe katılanlara hayat boyu değer katacak bir öğrenme için bilimsel, deneysel ve dönüşümsel bir yaklaşım sağlayacaktır. Öğretici materyali ve Yalın Metodolojinin gerçek hayatta uygulanmasında kullanan kendine yönelik bir dizi çalışma süreci yürütülen eğitim içeriği, Deming'in (Planla–Uygula– Kontrol Et – Önlem Al). PUKÖ Döngüsü modeline dayanıyor.
Eğitime katılanlar arasında bilgi paylaşımına odaklanarak canlı bir öğrenme ortamı yaratılmaktadır. Eğitim, sürekli gelişmekte olan modern dünyada küresel bir lider olarak, öğrencinin başarılı olmasına hazırlarken iyileştirme bilimi geliştirirken, öğrencinin derin bilgilerini (bilgi, sistem, varyasyon ve psikoloji arasındaki etkileşime derinlemesine bakış açısı ile iyileşme ile sonuçlanan değişiklikleri nasıl yapacaklarını) genişleten bir öğrenme yatırımıdır. Bu projede, dönüşümsel bir öğrenmenin yalın üretim için nasıl gerçekleştirilebileceğini uygulamalı olarak göstermektir.
